Son dönemde temel tüketim ürünlerinden kiraya kadar pek çok kalemde yaşanan fiyat artışları, özellikle düşük gelirli kesim üzerinde ağır bir baskı oluşturuyor. Evli, çocuklu ya da bekar fark etmeksizin tüm asgari ücretliler “Yeni yılda maaş ne kadar olacak?” sorusuna yanıt arıyor.

Enflasyon Kaybı Büyüyor

2024 yılında TÜİK’in açıkladığı yıllık enflasyon%44,38 olmuş, buna karşılık 2025 için asgari ücret yalnızca%30 artırılmıştı. Bu durum, asgari ücretlinin cebinde yaklaşık%14’lük reel kayıp anlamına geldi.

Net 17.002 TL’den 22.104 TL’ye yükselen 2025 asgari ücreti, yıl içinde artan enflasyon nedeniyle hızla eridi. Ocak ve temmuz aylarında gelen zamlar da satın alma gücündeki düşüşü telafi etmeye yetmedi.

Merkez Bankası, son raporunda 2025 yılı için TÜFE tahminini%31–33 bandına yükseltirken, Orta Vadeli Program’da 2025 enflasyon hedefi%28,5’e çıkarıldı. Ekonomik göstergelerdeki bu tablo, asgari ücretlilerin gerçek gelir kaybının 2026’da da devam edebileceğine işaret ediyor.

Açlık Sınırı Asgari Ücreti Geride Bıraktı

Türk-İş’in Ekim 2025 araştırmasına göre dört kişilik bir ailenin açlık sınırı 28.412 TL olarak ölçüldü. Bekâr bir çalışanın “yaşama maliyeti” ise 36.984 TL seviyesine ulaştı. Mevcut asgari ücret ile bu tutar arasındaki fark 14.880 TL oldu.

Asgari ücret, yeni düzenlemeden sonra işçinin cebine Şubat 2026’da gireceği için, uzmanlara göre o tarihte yaşama maliyetinin 40 bin TL’yi aşması bekleniyor.

Komisyon Yapısı Tartışma Konusu

Asgari Ücret Tespit Komisyonu’nun yapısı da eleştirilerin odağında. Çalışma hayatını temsil eden taraflar bulunsa da komisyonda asgari ücretlileri doğrudan temsil edecek bir üyenin bulunmaması, karar alma süreçlerinin adil olmadığı yönünde eleştiriliyor.

Türk-İş’in komisyon çalışmalarından çekilebileceğine yönelik iddialar gündeme gelse de uzmanlar, komisyon yapısının değişmemesi hâlinde bunun sonuca etkisinin sınırlı olacağını belirtiyor.

2026 İçin Beklenti: Açlık Sınırının Altında Bir Ücret

Ekonomistler ve çalışma hayatı uzmanları, mevcut göstergeler ışığında 2026 yılında belirlenecek asgari ücretin de Türk-İş’in açıklayacağı açlık sınırının altında kalacağını öngörüyor.

Yüksek enflasyon, yüksek faiz ortamı, işveren maliyetleri ve ihracat rekabeti gibi faktörlerin, hükümet ile işveren kesiminin masadaki tavrını belirleyeceği ifade ediliyor. Bu nedenle 2026’da yapılacak zammın da milyonlarca çalışanın beklentisini karşılamayabileceği belirtiliyor.