İBRAHİM DEMİRKAN demirkanibrahim@gmail.com

ÖĞRETMENLER ODASINDAKİ 14 BİN TL’LİK UÇURUM!

24 Aralık 2025 Çarşamba 22:35

Bir fıkrayla başlayalım.
Keloğlan padişahın kızıyla evlenmek istiyormuş anne babası ‘yapma etme oğlum padişah sana kızını verir mi’ deseler de Keloğlan anne ve babasını ikna etmiş onlarda ‘tamam’ demişler. Keloğlan saraya doğru anne babasıyla giderken gören ahali sorar ‘Hayırdır niye gidiyorsunuz?’ Onlarda padişahın kızını istemeye gidiyoruz deyince ‘Padişah size kızını verir mi’ demişler. Keloğlanın babası da demiş ki: Ben istiyorum, bizim oğlan istiyor, annesi istiyor bir tek padişah kaldı.
Hayalden hakikate geçelim şimdi. Eski bir sendikacı olarak okullarda nöbete ücret dediğimizde de ‘imkansız’ demişlerdi fakat nöbete ücreti aldık. Sendikacılığı bırakmıştım ama pandemi zamanında da okullar tatil olunca ücretli öğretmenler ve usta öğreticilerde maaş alamayacaklardı. Mağdur olan o arkadaşlarla yaptığımız mücadele sayesinde pandemide çalışamadıkları halde ücretlerini almalarını sağladık ve o süreçtede en yakınımdaki insanlar bile ‘alamazsınız birde pandemide ekonomik kriz var zaten imkansız’ demişlerdi. Demek ki zor olan aşılıyor imkansız görülen biraz vakit alıyor.
Şimdi binlerce öğretmenin muzdarip olduğu ciddi bir sorun var. O da uzman/baş öğretmen olma yolunda geçmiş yıllarda memuriyette bulunup sonradan öğretmenliğe geçenlerin eski memuriyet yıllarının sayılmaması. Bu yüzden binlerce öğretmen uzman ya da başöğretmen olamıyor ve bu sorunun çözülmesi için CİMER vasıtasıyla Cumhurbaşkanına Milli eğitim bakanına ulaşmaya çalışıyor.
Konuyu bilmeyenler için kısaca özetleyelim.
 Öğretmenlik Meslek Kanunu sonrası çıkarılan Öğretmenlik Kariyer Basamakları Yönetmeliği’  öğretmenlik mesleğini öğretmen, uzman öğretmen ve başöğretmen olmak üzere 3 kariyer basamağından oluşturuyor. Buna göre 10 yıllık bir öğretmen uzman öğretmen, 20 yıllık bir öğretmen ise baş öğretmen olabiliyor. Uzman öğretmen ortalama 7000  tl  baş öğretmense  14 000 TL daha fazla maaş alıyor. Örneğin siz devlete memur olarak girip sonra öğretmen olmuşsanız geçmişteki memuriyetinizde  isterseniz 15 yılınız olsun  uzman ya da baş öğretmen olamıyorsunuz. Aslında bu tablo eskiden mağdur olan nice insanı öğretmenlikte de yine mağdur etti. 
Nasıl ve neden mi? 
Şöyle ki: Öğretmenlik vasfıyla mezun olan binlerce kişi, 28 Şubat sürecinin olağanüstü koşulları nedeniyle Millî Eğitim Bakanlığı kadrolarına atanamamıştı. Kontenjan sınırlamaları, taban puan engelleri, alan alım kısıtlamaları ve başörtüsü yasağı gibi nedenlerle öğretmenlik mesleğine fiilen geçememişlerdi. Fakat bu kitle devlette farklı işlere girerek polislikten din hizmetlerine, sağlık personelliğinden çeşitli memuriyetlere kadar pek çok alanda yıllarca görev yaptı. Daha sonra şartlar değişince de bu kişiler Millî Eğitim Bakanlığı kadrolarına öğretmen olarak atandı, atandı ama bugün yürürlükte olan Öğretmenlik Kariyer Basamakları Yönetmeliği’ne göre; öğretmenlikten önceki memuriyetleri uzman ve başöğretmen olabilmeleri için gereken yıllara sayılmıyor. 
Ünvanı olmayan bir öğretmenle uzman-başöğretmen arasındaki her ay yaklaşık 14 bin TL’yi bulan maaş farkı, öğretmenler arasında derin bir maddi ve manevi adaletsizlik doğuruyor. Aynı okulda, aynı derse giren, aynı sorumluluğu taşıyan öğretmenler arasında huzursuzluk çıkartmaktan başka bir işe yaramıyor bu durum. Bu haliyle kariyer sistemi, öğretmeni motive eden değil, küstüren bir yapıya dönüşmüş durumda.
Doktorlarda da uzmanlık sistemi var. Fakat onlarda TUS sınavına 1 yıllık memur da 20 yıllık memur da girebiliyor. 
Peki sorunu çözebilecek Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Milliyetçi Hareket Partisi genel başkanı Devlet Bahçeli neden bu sorunu çözmeli? Cevabı basit ‘adalet’ için. Sayın Cumhurbaşkanı her zaman mağdurların ve mazlumların sesi ve destekçisi olduğunu belirtiyor. İşte mağdur bir sınıf daha. Öyle ki 18 yıl başka farklı bir kurumda çalışıp da öğretmenliğe geçen ancak şuan uzman bile olamayan öğretmenler var. 
Milli eğitim Bakanı Yusuf TEKİN başta olmak üzere yönetmeliği yapan Milli eğitim Bakanlığı yetkililerine sesleniyorum: Öğretmenliğe başlayıp yıllar boyunca MEB’in dışında farklı kurumlarda çalışan ve eğitim öğretim hizmetiyle hiç alakası olmayan işlerde çalışan binlerce öğretmen bu yönetmeliğe göre uzman ve baş öğretmen olabildiler. Özel kalemlerde sekreterlikten tutun benim gibi Ankara üniversitesinde yönetmenlik-senaristlik yapanlara kadar. Eğer yönetmeliğin ve kanunun ruhu eğitim öğretim hizmetlerinde çalışmayı esas alıyorsa görüldüğü gibi kadrosu MEB’de olduğu halde MEB’le hiç alakası olmayan işlerde çalışan bu insanlara nasıl baş öğretmenlik uzman öğretmenlik verilmişse öğretmenlik öncesi farklı kurumlarda eğitim dışındaki işlerde çalışmış olan bu arkadaşlarında o yılları sayılmalıdır. Bu yönetmelik çıktıktan sonra birkaç defa değiştirilmiş bir yönetmelik. Yine değiştirilebilir yani. Sonuçta yönetmelikte ‘öğretmenlik öncesi devlet memuriyetinde geçirilen sürelerde uzman ve başöğretmenlik süresi için geçerlidir’ maddesi de eklense emin olun kazanan sadece bu mağdur öğretmenler değil siz de olursunuz, iktidar da olur. Çünkü atılmayan bu adım iktidara bir küskünler ordusu oluşturacaktır. 
Önemli Bir Not: Eski Millî Eğitim Bakanı Mahmut Özer çıkarttığı Öğretmenlik Meslek Kanunuyla her ne kadar kanunda eksiklikler olsa da öğretmenlerin maşları açısından önemli bir işe imza attı. Eğer bugün öğretmen maaşları sadece verilen memur zamlarına göre düzenlenseydi çoğu öğretmen ve idareci 7000’den 14 000 TL’ye kadar ek paradan mahrum olacaktı bu da eğitim camiasının isyanına bile sebep olabilirdi. Bence bundan faydalanan hatta hükümetin verdiği zamdan daha fazlasını bu kanun sayesinde kazanan öğretmenler Mahmut ÖZER’e çok teşekkür borçlu.

YORUMUNUZU YAZIN ...
Farklı olanı seçin:
# # # # # #