Çocukken, gençken ve baba olduğumda da ben hep seni sevdim. Seni her gördüğümde koşarak kucağına atlamadım ama hep kendimi sana doğru koşarken gördüm. Açıktan sevdiğini görmedim ama yüreğin ile sevdiğine binlerce kez şahit oldum. İşte bu yüzden ben hep babamı sevdim. Cömertliğini, yetimlere olan sahipliğini, fakir kız erkek çocuklarının eğitimi için çabalamanı sevdim. İsrail'e kâfir, Amerika'ya büyük şeytan demeni; yorgun, sert yüzlü bakışın gerisinde ince naif yüreğini sevdim. Ölümsüz cesur duruşlarının şahane bir hatıraya dönüşmesini sevdim. Ne yalan söyleyeyim yüzünde her zaman şen bir çocuk gülüşü bekledim ama sen baba ciddiyetini hep korudun. Artık hayatın vedalaşma zamanı gelmiş gibi görünse de senin hala bana cesaret veren konuşmalarını sevdim. Sabahın nurları yüzüne yansıdığında, her sabah güneşin kızıllığı altında tutuşan tepelere doğru koyun sürüleri ile yürüdüğün zamanı sevdim. Bazı zamanlar yüzünde öyle derin bir huzur, sükûnet bulunurdu ki işte o zaman hep sarılmak geçerdi içimden. Babalık ciddiyetin bozulmasın diye yeniden seyre dalardım seni. Fakirlik yükünü sabırla, onurla, tahammülle taşımanı sevdim. Sen ıstırap içindeyken ıstırap içinde olan insanları avutmanı sevdim. Şundan emindim sevgin de sevincin de büyüktü. İşte ben kalbinde biriktirip gizliden gizliye verdiğin sevgini, sevincini sevdim. Ben senin hayat karşısındaki endişesiz ve mesut tevekkülünü sevdim. Seni düşmanların kalbini yıldıracak bir imana sahip olduğun için sevdim. Bir deri bir kemik kaldığında bile senin mazlumlara karşı merhametli, zalimlere karşı şiddetli yanını sevdim. Eğer bugün başım dikse duruşum sabitse, doğruların peşinden gidiyorsam, sözümün eriysem zorun ve gücün karşısında boyun eğmiyorsam, hala kendime güveniyorsam yalnızken bile cesursam sana benzediğimdendir. İşte bu yüzdendir ki ben hep BABAMI sevdim. Tüm babaların günü kutlu olsun.