İBRAHİM DEMİRKAN demirkanibrahim@gmail.com

MALAZGİRT 1071 YA DA ALPARSLAN FİLMİ ÇEKMEK

05 Kasım 2015 Perşembe 09:48

Televizyon dizilerinin tarihimizi konu alan yapımları hem ülkemizde hemde tüm dünyada ses getiren çalışmalar oldu.

Bu çalışmaları beğenen de oldu beğenmeyen de.

Ben eleştirmekten çok daha iyi eserler ortaya koymaktan yanayım.

Şimdi piyasada Fetih 1453’ten sonra gözler ne filmi ne de dizisi çekilmemiş olan-sadece çizgi filmi var- Malazgirt 1071’e yani Sultan Alparslan filmine çevrilmiş durumda.

Peki böyle bir filmin temel felsefesi ne olmalı.

Tarihi iyi bilenler kaynaklarından okuyanlar bilir ki o dönemin ana motivasyonu dindir.

Bizans ve Selçuklu cepheleri bu anlamda dürüstçe anlatılmalı.

Olayları abartmaya yada Bizans cephesini küçültmeye gerek yok çünkü bizatihi Malazgirt savaşının kendisi fantastik bir zafer gibi duruyor önümüzde.

Kolay değil kendisinden en az 3-4 kat fazla düşmanı yenen Alparslan filmlerde bile görülemeyecek şekilde esir ettiği Bizans imparatorunu serbest bırakması çok önemli bir olaydır. Düşünün Malazgirtten çok önce Perslilere esir düşen Roma İmparatoru Valerianus Pers kralı atına binerken getirilip yere çöktürülüyor ve Pers kıralı İmparatorun sırtına basarak ata biniyor. (Bizans imparatorluğunun kendisine Bizans değil Roma dediğini ve Bizans imparatorlarının da kendilerini Roma imparatoru olarak gördüklerini de belirtelim. Batı Roma 5.yüzyılda işgallerle parçalanıp yıkılmış Doğu Roma yani Bizans ise devam etmişti. O dönemde Bizans kelimesi kullanılmıyordu.)

Savaş sahneleriyle dolu aksiyon, aşk, ihanet ve intikam gibi var olan unsurların yanında Selçuklu kültür ve medeniyetinin dayandığı İslam düşüncesi ve medeniyetiyle Bizans medeniyetinin dayandığı Hıristiyan düşüncesinin karşılaştırılması yapılmalıdır.

Bu karşılaştırmayı yapacak malzeme ise Bizans Felsefi risalelerinden tutun İslam aleminde yazılmış eserlere kadar elimizde bol miktarda bulunuyor.

Selçuklu ve Türklerin Anadolu’da 1000 yıldır nasıl durdukları ancak böyle açıklanabilir çünkü.

Unutmayalım ki İmam Gazali, İmam Kuşeyri gibi önemli âlimler Alparslan’ın döneminde yetişmişlerdir. Bizans cephesinde de kuvvetli filozoflar var.

Malazgirt üzerine bizde yaklaşık 10 yıl önce yazdığımız Malazgirt 1071 adlı senaryomuzu tekrar elden geçirdik. Başta Türk Tarih Kurumu Kütüphanesi olmak üzere farklı kütüphanelerde Bizans, Selçuklu, Peçenekleri ve o dönemi anlatan yerli ve yabancı kaynakları okuyarak uzun, zahmetli ve titiz bir hazırlık yaptık. Örneğin Andreas adlı Ermeni tarihçinin yine ermeni Müverrihlerinden kendi el yazısıyla yaptığı yayınlanmamış tercümelerini özel izinle TTK Kütüphanesinde görevlilerin gözetiminde okuyarak Selçuklu tarihini, Sultan Alparslan’ı farklı kaynaklardan okuduk. Yabancı dilde olan eserleri de inceledik, tercümeler yaptırıp okuduk. Arapça ve Osmanlıca eserleri de kendimiz okuyup senaryoda faydalanacağımız yerleri not ettik.

Ne kadar ilginç olayların olduğunu ve Malazgirt 1071 filminin tüm dünya Müslümanlarının imajıyla ilgili önemli katkılarda bulunacağını rahatlıkla söyleyebiliriz.

Batı sineması artık fantastik tarihi hikâyelerle seyirciye bir şeyler anlatmaya çalışıyor. 2015 yapımı Jackie Chan’in Oskarlı oyuncularla çektiği Dragon Blade (Ejder Kılıcı) filmi gibi ya da Yüzüklerin Efendisi serisiyle sağlanmak istenen tarihi film modundaki fanteziler gibi.

Reel gerçeklikten yola çıktıklarında ise örneğin son bir kaç yıldır Vikinglerle ilgili yaptıkları dizi ve sinema filmleriyle oluşturulan karizmatik Viking savaşçısı imajını yerle bir edecek bir olayla Malazgirt savaşında karşılaşıyoruz. Bizans İmparatoru Roman Diyojen’in (Romanes Diogenes) hassa ordusu ve özel koruması diyebileceğimiz Vikingler Malazgirt Meydan savaşında Alparslan ve askerlerine mağlup oluyor.

Evet yanlış okumadınız Malazgirt meydan savaşında Selçuklu ordusunun karşısında Bizans, Ermeni, Peçenek, Norman milleti yanında Vikinglerde vardı ki Bizans tarihleri onlardan Vranglar diye bahseder.

O dönemi okuyanlar anlayacaktır ki Türkler sadece kılıç zoruyla değil gönülleri fetheden adalet ve merhametleriyle Anadolu topraklarına yerleşmişlerdir. Bizansı ilk önce fikirleri ve adalet anlayışlarıyla yenmişlerdir.

Yapılacak işlerin Bizans cephesini küçümsemeden dürüstçe anlatan İslam medeniyetinin ise zaten düzgün anlatıldığında ortaya çıkacak olan büyüklüğünü gösteren yapımlar olmasını temenni ederiz.

YORUMUNUZU YAZIN ...
Farklı olanı seçin:
# # # # # #