Genel-İş Eskişehir Şube Başkanı Coşkun Sakcı, Kütahya Belediyesi’nde yaşanan sendikal süreçle ilgili yazılı bir basın açıklaması yaparak, Hizmet-İş Sendikası temsilcilerini işçilerin iradesine baskı yapmakla suçladı.

Sakcı açıklamasında, belediyede çalışan işçilerin örgütlenme mücadelesinin sürdüğünü ancak bu süreçte “sendika seçme özgürlüğünün kirli yöntemlerle engellenmeye çalışıldığını” belirtti.

Sakcı, “Bazı işyeri amirleri ve çavuşlar işçilerin özgür iradesini baskı altına alıyor, tehdit ve mobbing yoluyla örgütlenmeye zorluyor. Bu açıkça anayasal bir suçtur.” dedi.

“Sendikal Hakka Saldırı Var”

Genel-İş tarafından yapılan açıklamada, Anayasa’nın 51. maddesi ve 6356 sayılı yasa hatırlatılarak, sendikal baskıların “açık bir hak ihlali” olduğu vurgulandı.

Metinde, “Hiç kimse bir sendikaya üye olmaya ya da üyelikten ayrılmaya zorlanamaz. Buna rağmen bazı sendika temsilcileri işçilere baskı uygulamaktadır. Bu, yalnızca bir sendikaya değil, işçilerin onuruna ve örgütlenme hakkına saldırıdır.” ifadeleri kullanıldı.

Sakçı, işçilerin demokratik haklarına sahip çıkacaklarını belirterek, “Kütahya’da korku değil dayanışma, baskı değil özgürlük, yandaşlık değil örgütlü işçi iradesi kazanacaktır.” dedi.

“Belediye Başkanı Hedef Gösteriliyor”

Açıklamanın ikinci bölümünde, Kütahya Belediye Başkanı Eyüp Kahveci’ye yönelik eleştiriler de gündeme geldi.

Genel-İş, Hizmet-İş yöneticilerinin, üyelerini tutmak amacıyla belediye başkanını hedef gösterdiğini savundu.

Sakçı, “Başkan Eyüp Kahveci, sürecin başından beri hukukun, adaletin ve özgür iradenin yanında durmuştur. Ona yönelik saldırılar, politik çıkarcılığın ve yandaş sendikacılığın göstergesidir.” ifadelerini kullandı.

“Hiçbir Sendika İşçiyi Korkutamaz”

Genel-İş Eskişehir Şube Başkanı Coşkun Sakçı, açıklamasını şu sözlerle tamamladı:

“Hiçbir sendika, iktidar olanaklarını arkasına alarak işçileri korkutamaz, belediye başkanlarını tehdit edemez, kamuoyunu manipüle edemez.

İşçilerin özgür iradesine, demokratik örgütlenme hakkına ve tarafsız belediye anlayışına sahip çıkıyoruz.

Kütahya’da yaşanan süreç yalnızca bir sendikal mücadele değil, aynı zamanda işçi sınıfının özgürlük ve onur mücadelesidir.

Baskılarla değil, dayanışma ve örgütlenmeyle kazanacağız.”