Analizde;Almanya, Japonya, Finlandiya, Birleşik Krallık ve Güney Kore olmak üzere beş ülkenin mesleki ve teknik eğitim sistemleri incelendi. Bu ülkelerdeki modeller; okul–işletme iş birlikleri, iş temelli öğrenme, program esnekliği ve mezunların istihdama geçiş mekanizmaları açısından değerlendirilerek Türkiye ile karşılaştırıldı.
Mesleki eğitimde öğrenci oranı geriliyor
Rapora göre, Türkiye’de mesleki ve teknik ortaöğretimde öğrenim gören öğrenci sayısı 1 milyon 681 bin olmasına rağmen, bu öğrencilerin ortaöğretim içindeki payı son on yılda yüzde 36’dan yüzde 31,5’e düştü. OECD ülkelerinde mesleki programlara devam eden öğrenci oranı ortalama yüzde 44 seviyesinde bulunuyor.
Mesleki eğitim merkezlerinde artış dikkat çekiyor
Mesleki eğitim merkezlerine kayıtlı öğrenci sayısı 2016 yılında 36 bin 619 iken, 2025 yılında 420 bin 330’a yükseldi. Raporda, bu artışa rağmen mesleki eğitim merkezlerinin tanıtımı, rehberlik hizmetleri ve sektörle iş birliklerinin yetersiz olduğu tespiti yer aldı.
Özel sektör katılımı sınırlı
OECD ülkelerinde mesleki eğitimde özel sektörün payı ortalama yüzde 23 olarak ölçülürken, Türkiye’de bu oran yüzde 6,4 seviyesinde kaldı. Çalışmada, özel sektörün mesleki eğitime katılımını artıracak teşvik mekanizmalarına ihtiyaç olduğu belirtildi.
Mezunlar üniversiteyi tercih ediyor
Analizde, mesleki ve teknik ortaöğretim mezunlarının büyük bölümünün doğrudan istihdama yönelmek yerine üniversite sınavına başvurduğu kaydedildi. 2024 yılında mezun olan 360 bin 81 öğrenciden 352 bin 545’inin üniversite sınavına girdiği bilgisi paylaşıldı.
NEET oranında Türkiye ilk sırada
Raporda, Türkiye’nin 18-24 yaş grubunda ne eğitimde ne istihdamda olan (NEET) genç oranında yüzde 31 ile OECD ülkeleri arasında ilk sırada yer aldığı belirtildi. Bu grubun önemli bir bölümünün lise mezunu olmasına rağmen eğitim ve istihdam dışında kaldığı ifade edildi.
Öğretmen başına düşen öğrenci sayısı düşük
Mesleki ve teknik ortaöğretimde öğretmen başına düşen öğrenci sayısı 11 olarak hesaplandı. Bu oran, OECD ortalaması olan 14’ün altında yer aldı. Çalışmada, mevcut kapasitenin daha etkin kullanılması gerektiğine dikkat çekildi.
Veri temelli politika vurgusu
Araştırmada, mesleki eğitimde karşılaşılan sorunların çözümü için veri temelli politika geliştirme, okul–sektör iş birliklerinin güçlendirilmesi ve erken yönlendirme mekanizmalarının önemine işaret edildi. Almanya, Japonya ve Güney Kore gibi ülkelerde mesleki lise mezunlarının istihdam oranlarının yüzde 89 seviyelerine ulaştığına dikkat çekildi.
Çalışmanın sonunda; erken yönlendirme, özel sektör katılımının artırılması, iş temelli öğrenme modellerinin yaygınlaştırılması ve mezunların doğrudan istihdama geçişini destekleyecek politikaların hayata geçirilmesi gerektiği vurgulandı. Mesleki ve teknik eğitimin, genç işsizliğiyle mücadelede daha etkin bir araç hâline getirilmesinin önemine dikkat çekildi.
ÇALIŞMA HAYATINDAN SAYFASINI