ŞEKERCİ açıklamasında şu ifadelere yer verdi:
Bazı kazanımların kıymeti yaşanınca anlaşılır. Genel Sekreterimiz Talat Yavuz‘un-her cuma-sosyal medyadan paylaştığı “Kazanım Hatırlatmaları”, bize bir kez daha göstermiştir ki, yetkili olduğumuz 7 toplu sözleşmenin özeti genelde 1007, eğitim hizmetleri alanındaki 88 kazanımı değersizleştirme çabalarına inat hatırlatmalara devam etmek önemlidir. Zira, beşer nisyan ile malüldür. Çünkü, hatırlatmak fayda verir.
İstanbul'da bugün ve yarın eğitim öğretime ara verildi. Öğretmenlerimize, fiilen girildiği takdirde hak edilen ek ders ücretleri, ders işlenmiş gibi tastamam ödenecek. Bu, bir Eğitim Bir Sen kazanımıdır. “Milli Eğitim Bakanlığına bağlı örgün ve yaygın eğitim kurumlarında ders yılı içerisindeki iş günlerinde genel idari izinli olmaları sebebiyle eğitim ve öğretim faaliyetlerini fiilen yerine getiremeyen yönetici ve öğretmenler ile öğrencilerin çeşitli nedenlerle sınıf veya okul bütünlüğünde izinli sayılmaları sebebiyle eğitim ve öğretim faaliyetlerini fiilen yerine getiremeyen yönetici ve öğretmenler, bu sürelerde üzerlerinde bulunan aylık karşılığı ders, varsa ek ders, ders niteliğinde yönetim, hazırlık ve planlama görevlerini yapmış sayılırlar.” hükmü, önce Ekim 2019 KİK raporu ile bilahare toplu sözleşme kararı ile yürürlüğe girdi. 2 yıl süren pandemi sürecinde ek ders ücretlerinin ödenebilmesi de bu karar kapsamında olmuştur.
Cebir ilmine vakıf olanlar bilir. Sıfırı hangi sayı ile çarpmaya kalkarsan sonuç değişmez. Netice sıfır olur. Eğitim hizmet kolunda bizden evvel yetkili olanların sadra şifa kazanımları olmadığı Devlet Personel Başkanlığı kayıtlarında sabit bir gerçektir. O yüzden her paylaşımın altına sahte hesaplarla, başında herhangi bir rakam olmayan-sıfır-kazanım sahiplerinin provokasyonu ile vakti heba edecek değiliz. Biz, ucuz işlerin sendikası değiliz. Biz gelecek günlerin kalıcı iş ve eylemlerinin sendikasıyız.
Sözün sonunda bir pasajda yöneticiler için açmak icap eder:
Kamunun her sıkıntısını göğüsleyen, kar- kış, kıyamet demeden kurumunu açık tutan, eğitim öğretime hazırlık süreçlerinde kıt imkânlar ile her işin üstesinden gelen, yasanan her sıkıntının hesabını vermekle sorumlu yöneticilerin, idari izinli sayılan günlerde okulda bulunmasını icbar etmenin izahı var mıdır?
Bırakın idari izinleri, yaz tatillerinde kullandıkları yasal yıllık izinlerinde dahi ek ders ücretlerinin kesilmesi durumunun artık çözüme kavuşturulması gerekir. Artırımlı ek ders sürecinde olduğu gibi bu meselede de “fiilen derse girebilme imkânı olmadığı” gerekçesiyle bir hak ihlali durumun olduğu ortadadır. Dileyen yönetici arkadaşlarımızın talepleri doğrultusunda bu meseleyi de yargıya taşıyarak genel bir çözüme zorlama konusunda üzerimize düşeni yapacağımızın bilinmesini isteriz.
İdris ŞEKERCİ
EBS İstanbul 6 Nolu Şube Başkanı
ÇALIŞMA HAYATINDAN SAYFASINI